Gündelik hayat pratiklerinden iş hayatındaki düzene kadar tüm alışkanlıkları yeniden şekillendiren salgınla ilgili araştırmalara göre, dijital dönüşüm hızının son 2 yılda 6 kat arttığına dikkati çeken Ersoy, yaşanan bu değişim ve dönüşümden en fazla etkilenen sektörlerin başında medyanın geldiğinin altını çizdi.

Bugün geleneksel medya mecra ve uygulamalarının dijitalleşme karşısında önemli bir sınav verdiğini vurgulayan Ersoy, gerçek haber, nitelikli içerik ve anlık bilgiye erişim kanalları gözden geçirildiğinde dijitalin sunduğu imkanların kapsama alanının genişlediğinin görüleceğini kaydetti.

Geleneksel medyanın yeni medya karşısında nasıl pozisyon alacağının ve optimizasyon süreçlerinin, sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada detaylıca tartışıldığına işaret eden Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ekonomi ve eğitim kalemlerinden sonra yapay zeka teknolojilerinden en çok etkilenecek üçüncü sektör olan geleneksel medyanın, bundan sonraki serüveni hepimizi yakından ilgilendiriyor. Elbette yerel demokrasimizin en işlevsel araçlarından olan yerel medya kuruluşlarının tüm bu dönüşüm karşısındaki durumu, üzerinde ayrıca düşünülmesi gereken başlıklarımızdan biri olarak duruyor. Yeni teknolojik çağa ayak uydurabilecek enerjiyi, dinamizmi hiç kaybetmeden yerel medyada dönüşüm için çalışmaya devam etmeliyiz. Dijital çağda yerel medyamızın işlevini yitirmemesi adına ne gerekiyorsa yapılmalı. Bu, demokrasimizin daha köklü bir şekilde yerleşmesi için kaçınılmaz bir gerçektir. Çünkü demokrasi yerelde başlar."

Ersoy, yerel medyanın çağı yakalayan bir anlayışla varlığını idame ettirmesi gerektiğine inandıklarını belirterek, "Dijital haberleşme çağında yerel medyamızın yaşadığı sorunların ortadan kaldırılması için etkili çözüm yollarını hep beraber bulacağız." diye konuştu.

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, konuşmasının ardından müzenin sanat sokağındaki atölyeleri gezdi.
(Kaynak: AA)

(23.11.2021)