Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş: “Bizim kutsal emanet olarak gördüğümüz en önemli şey, bizatihi İslam coğrafyasının ruhudur, birlik ruhudur, dayanışmasıdır, Müslüman ümmetin birliğidir. Özellikle de Müslüman ümmetin birliğini sağlayacak olan Mekke'nin, Medine'nin ve hele hele şimdi Kudüs'ün ruhuna sahip çıkmaktır.”
Bakan Kurtulmuş: ““Biz Türkiye olarak bütün dünya da Kudüs'ü bir kutsal emanet olarak kabul edip ona sahip çıkma mücadelesi verirken cılız bir sesle de olsa söylenmiş olan bu sözün kimin amacına hizmet ettiği de aşikardır.”
Bakan Kurtulmuş: “Kudüs'ün hakkının hukukunun üzerinden bütün İslam ümmetinin şerefini izzetini korumak için bir büyük mücadele veriyoruz ve tam da bizimle aynı sesi çıkarması gerekenler tam da Kudüs'ün kutsallığını, İslami kimliğini ortadan kaldırmaya çalışanların ekmeğine yağ sürecek şekilde Türkiye'nin önünü kesecek, Türkiye'ye karşı bu sözleri söyleme gafletinde bulunuyor.”
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Kosova Kültür, Gençlik ve Spor Bakanı Kujtim Gashi ile bir araya geldi. Türkiye ile Kosova arasında kültürel iş birliği protokolü imzalandı.
Protokol imza töreninde konuşan Bakan Numan Kurtulmuş, iki ülke arasındaki kültürel bağların çok eskilere dayandığını belirtti, “Kosova, atalarımızın ayak izlerinin olduğu topraklar.” dedi.
Bakan Numan Kurtulmuş, bir gazetecinin, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed’in sosyal medyada dolaşan iddialarına yönelik sorusuna ise şöyle cevap verdi:
“Bu değerlendirmeyi asla kabul etmediğimizi aynen iade ettiğimizi ifade etmek isterim. Osmanlı'nın bir büyük cihan devleti olarak son 20-30 yıllık süreçte yaşadıklarını bilenler böyle bir değerlendirmenin ne kadar haksız olduğunu da bilirler. Neredeyse onlarca cephede 72 düvelin İslam'ın son kalesi olarak gördükleri Osmanlı'yı yıkmak için saldırdıklarını, Medine'den Hicaz bölgesinden Yemen'e kadar, Balkan cephesinden Kafkas cephesine kadar ve birçok diğer cephede Osmanlı'yı boğmak ve İslam'ın nefesini kesmek için uğraştıkları bir dönemde Osmanlı'nın ne zorluklar yaşadığını ne mücadeleler verdiğini eğer bilselerdi bu sözü söylemezlerdi.”
İddiaların tarihin hakikatlerine de uymadığını aktaran Bakan Kurtulmuş, bunların emperyalistlerin öğrettiği tarih çerçevesinde ezberlenmiş cümleler olduğunu söyledi.
Kutsal Emanetlerle ilgili olarak söyledikleri sözlerin hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunun altını çizen Bakan Kurtulmuş, şunları söyledi:
“Bizim için Kutsal Emanetler sadece Kutsal Topraklar'dan getirilen Hazreti Peygamberimiz'in kılıcı, sancağı ya da hırka-i saadetleri gibi bir takım maddi emanetlerden ibaret değildir. Bizim kutsal emanet olarak gördüğümüz en önemli şey, bizatihi İslam coğrafyasının ruhudur, birlik ruhudur, dayanışmasıdır, Müslüman ümmetin birliğidir. Özellikle de Müslüman ümmetin birliğini sağlayacak olan Mekke'nin, Medine'nin ve hele hele şimdi Kudüs'ün ruhuna sahip çıkmaktır.”
Açıklamaların ve iddiaların zamanlamasının manidar olduğunu belirten Bakan Kurtulmuş, “Biz Türkiye olarak bütün dünya da Kudüs'ü bir kutsal emanet olarak kabul edip ona sahip çıkma mücadelesi verirken cılız bir sesle de olsa söylenmiş olan bu sözün kimin amacına hizmet ettiği de aşikardır. Biz Kudüs'ün hakkının hukukunun üzerinden bütün İslam ümmetinin şerefini izzetini korumak için bir büyük mücadele veriyoruz ve tam da bizimle aynı sesi çıkarması gerekenler tam da Kudüs'ün kutsallığını, İslami kimliğini ortadan kaldırmaya çalışanların ekmeğine yağ sürecek şekilde Türkiye'nin önünü kesecek, Türkiye'ye karşı bu sözleri söyleme gafletinde bulunuyor.” dedi.
(20.12.2017)