BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ


“ÇALINAN ESERLER BATI MÜZELERİNDE SERGİLENİYOR”

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş: “(Suriye) Şehirler yıkıldı, büyük binalar yıkıldı gitti; ama bir şey daha var ki, buralardaki o canım müzelerdeki o nice tarihi eserler, nice el yazması eserler, nice heykeller alındı, çalındı, götürüldü. Birkaç sene sonra Batı’daki anlı şanlı müzelerde buradan çalınan o eserlerin sergilendiğini göreceksiniz.” 

Bakan Numan Kurtulmuş: “Türkiye’nin çok daha güçlü ülke haline gelebilmesi için el birliği, gönül birliği ile gayret sarf etmemiz gerekiyor.”

Bakan Kurtulmuş: “ASALA’yı bir zamanlar nasıl kullanıp bir kenara attılarsa, bunları kullananlar, DEAŞ’ı, PKK’yı ve diğerlerini de çöp tenekesine atacaklardır.”

Bakan Kurtulmuş: “Irak’ta en son Barzani’ye sırtını sıvazlayarak yol verenler biliyorlar ki, bu yol verdikleri Barzani’nin de yolu bir müddet sonra bitecek. Onu da sonu olmayan bir yola sokuyorlar. Böylece daha fazla bölünmenin, parçalanmanın yolunu, hazırlıklarını yapıyorlar.” 

Suriye gibi Orta Doğu ülkelerinde yaşanılan iç çatışmalarda tahrip edilen ya da ülke dışına kaçırılan tarihi eserlere değinen Bakan Numan Kurtulmuş, bu eserlerin daha sonrasında Batı’daki müzelerde sergilendiğine vurgu yaptı. 

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Osmaniye’de sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. 

Osmaniye Polis Evi’nde gerçekleştirilen yemekli istişare toplantısında bir konuşma yapan Bakan Numan Kurtulmuş, Aşure Günü’nü kutlayarak başladığı konuşmasında her zaman hakkın, mazlumun yanında durduklarını dile getirdi.  

Osmaniye’nin bölgenin kavşak noktalarından birisi ve aynı zamanda bir tarım bölgesi olduğunu dile getiren Bakan Kurtulmuş, tarım alanında yaptıkları atılımları en ileri seviyelere doğru götüreceklerini, bunun için de ilgili tüccarların, ziraat odalarının, tarımla ilgili kurum ve kuruluşların el birliği ile çalışacağını kaydetti.

Osmaniye’nin içinde bulunduğu bölgenin kültürel olarak ciddi varlıkları olan bir yer olduğunu hatırlatan Bakan Kurtulmuş, toplantıya gelirken gördükleri kalenin Osmaniye’ye yakışmadığını dile getirdi. 

Kaleyi en güzel hale getirmek için gayret sarf edeceklerini aktaran Bakan Kurtulmuş, Osmaniye’nin yatırım planına henüz alınmayan Kültür Han projesinin de hayata geçerilmesi ile birlikte buranın kültürünü, sanatını, bilimsel hayatını geliştirmek bakımından çok büyük bir katkı ortaya konmuş olacağını ifade etti. 

Aslantaş bölgesinde sürdürülen çalışmalardan da bahseden Bakan Kurtulmuş, çalışmaların belli bir seviyeye geldiğini ancak daha ileriye götürmek için gayret sarf ettiklerini söyledi. 

O Eserlerin Batı Müzelerinde Sergilendiğini Yakında Göreceksiniz

Orta Doğu’da yaşanılan tarihi eser tahribatına da konuşmasında değinen Bakan Numan Kurtulmuş, şunları söyledi: 

“Kültür ve Turizm Bakanı olarak hiç kimsenin üzerinde durmadığı ya da çok az kişinin üzerinde durduğu canım Halep diye bir şehir var. Batı’da, Avrupa’da Halep’in Dostları Dernekleri vardır. Şam diye dünyanın en büyük medeniyet merkezlerinden bir tanesi. Buralarda şehirler yıkıldı, büyük binalar yıkıldı gitti; ama bir şey daha var ki, buralardaki o canım müzelerdeki o nice tarihi eserler, nice el yazması eserler, nice heykeller alındı, çalındı, götürüldü. 

Birkaç sene sonra Batı’daki anlı şanlı müzelerde buradan çalınan o eserlerin sergilendiğini göreceksiniz.” 

El Birliği, Gönül Birliğiyle Daha Güçlü Bir Türkiye İçin Çalışmalıyız

Dünyanın her yerinde yapılan zulümlere karşı gelmeye gayret ettiklerini dile getiren Bakan Kurtulmuş, Türkiye’nin günümüzde belli bir seviyeye gelmiş bir ülke olduğunu söyledi. 

Geçmiş yıllarda okul, yol, hastane gibi çok temel isteklerde bulunan insanların günümüzde havaalanı, hızlı tren talep ettiklerini belirten Bakan Kurtulmuş, bunun Türkiye’nin ekonomik gelişmesini göstermesi bakımından önemli olduğunu kaydetti. 

Bakan Kurtulmuş şöyle devam etti: 

“Çocuklarımızında artık hayalleri gelişiyor. Çok güzel hayelleri var. Bu millet olarak geldiğimiz yeri göstermesi bakımından önemlidir. 

Ancak bu işimiz bitti, Türkiye düzlüğe çıktı, bundan sonra çok rahat edeceğiz anlamına geliyor. Köprünün tam ortasındayız. Yürüyeceğimiz daha çok yol var. Türkiye’nin çok daha güçlü ülke haline gelebilmesi için el birliği, gönül birliği ile gayret etmemiz gerekiyor.”

Türkiye’nin Güçlü Olması Önemlidir

Türkiye’nin günümüzde 10 bin dolarlar seviyesinde bir milli gelire sahip olduğunu belirten Bakan Kurtulmuş, ülkemizin 25-30 bin dolarlar seviyesine çıkacağı noktalara da geleceğini söyledi. 

Sivil toplum kuruluşlarının sivil bir şekilde halkın taleplerini takip etmesi, bunun sözcüsü olması ve sivil talepleri devlete yansıtmasının hedeflere çok daha iyi bir şekilde kitlenilmesine imkân sağlayacağını dile getiren Bakan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“Türkiye’nin güçlü olması sadece kendisi için gerekli olan bir şey değildir. Türkiye’nin güçlü olması yaşadığımız bu coğrafya, Orta Doğu, Balkanlar, Kafkasya, Kuzey Afrika başta olmak üzere bütün dünyadaki siyasi dengeleri değiştirmek bakımından da çok önemlidir.

Geçmişte ASALA Günümüzde DEAŞ ve PKK

Birinci Dünya Savaşı’ndan beri dertleri sıkıntıları bir türlü bitmeyen bir coğrafyada yaşadıklarını söyleyen Bakan Kurtulmuş, Osmanlı’nın sona ererek üzerinden 30’a yakın devletin çıkartılması ve Osmanlı’nın denge olma özelliğinin kenara alınmasıyla coğrafyamızın böl, parçala, yönet siyasetiyle yönetilmeye başlandığını söyledi. 

O günlerde 30’a yakın ülke çıkartan o iradenin bir asır sonra yeniden bu coğrafyada operasyonlar yapmaya çalıştığını dile getiren Bakan Kurtulmuş, “Bu coğrafyanın halklarını birbirine düşürmek, bu coğrafyada daha fazla bölünme ve parçalanmayı sağlamak için gayret sarf ediyorlar. Terör örgütleri bunun için destek veriyor. 

Türkiye 40 yıldır PKK terörü ile uğraşmak mecburiyetinde bırakılıyor. İsmini 10 sene evvel kimsenin bilmediği ama o zamanlar bir takım masalarda hazırlıklarının yapılarak piyasaya sürülen DEAŞ’ın bugün dünyaya nasıl bela olduğunu, bölgenin bölünmesine nasıl zemin hazırladığını hepbirlikte görüyoruz. 

ASALA’yı bir zamanlar nasıl kullanıp bir kenara attılarsa bunları kullananlar DEAŞ’ı, PKK’yı ve diğerlerini de çöp tenekesine atacaklardır.” dedi.

Böl, Parçala, Yönet Siyasetine Mani Olmak İçin Gayret Sarf Edeceğiz

Olanın Türkiye’nin halklarına, bölgenin halkına olduğunu belirten Bakan Kurtulmuş, bu bölge halklarını birbirine düşman hale getirmeye çalıştıklarını kaydederek, “Tarihin bu dönüm noktasında hem güçlü, büyük bir Türkiye’nin hazırlıklarını yapacağız, bu yoldaki adımlarımızı sıklaştıracağız hem de yeniden uygulanmaya konulan böl, parçala, yönet siyasetine mani olmak için bütün gücümüzle gayret sarf edeceğiz.” dedi.

Orta Doğu halklarının, burada yaşayan insanların düşünmeleri gerektiğini dile getiren Bakan Kurtulmuş, şunları söyledi: 

“Bu bölgede çok uzun süredir savaşlar var. Lübnan’da iç savaş oldu, uzun yıllar İran-Irak savaştı ve milyonlarca insan öldü, iki ülkenin en az 50 yılı çalındı ama bu savaşın galibi kimdir? Suriye’de 6 yıldır bir savaş devam ediyor ve ilk 3 yılı iç savaş, ikinci 3 yılı vekâlet savaşlarıdır. 

Bu bölgeyi dizayn etmek isteyenler terör örgütlerini kullanarak Suriye’yi köy köy, kasaba kasaba bölmüş durumdalar. Peki, Suriye’deki savaşı kim kazandı? Irak’ta en son Barzani’ye sırtını sıvazlayarak yol verenler biliyorlar ki, bu yol verdikleri Barzani’nin de yolu bir müddet sonra bitecek. Onu da sonu olmayan bir yola sokuyorlar. Böylece daha fazla bölünmenin, parçalanlamın yolunu, hazırlıklarını yapıyorlar.” 

Oyunu Bozabilecek Yegâne Ülke Türkiye’dir

Terör örgütlerinin uluslararası güçler tarafından kullanıldığına dikkati çeken Bakan Kurtulmuş, bunu bozabilecek yegâne ülkenin Türkiye olduğunu söyledi. 

Bakan Kurtulmuş şöyle devam etti: 

“Bizim gönül coğrafyamızın kalbimizin, ciğerimizin bir parçası olan Musul’un, Kerkük’ün, Telafer’in ve diğer Irak şehirlerinin bu parçalanmışlığının kime ne faydası var? Musul’da kim kazandı? Oraya DEAŞ’ı sokup sonra onları çıkartıyoruz bahanesiyle 50 tane silahlı grubun yolunu açanlar bundan sonra Musul’da nasıl bir felaketin kapısını araladıklarını biliyorlar mı? Elbette biliyorlar. Ama garip bölge halkları bu oynanan oyunun bir parçası haline getrilerek, birbirine düşman haline getiriliyor. 

Bu oyunun farkında olan tek ülke Türkiye’dir. Bu oyunu bozabilecek yegâne ülke Türkiye’dir. El birliği ve gönül birliğiyle bu bölgenin daha fazla parçalanmasına mani olacak çok kuvvetli, çok muktedir bir Türkiye’yi oluşturmak zorundayız. 

Bunlardan kimsenin faydası olmadı. Başta İsrail olmak üzere bir takım devletlerin ellerini ovuşturarak keyifle izlediğini biliyoruz. Ayrıca bu coğrafyanın bir sürü zenginliklerinin de talan edildiğini biliyoruz. 

Arakan’daki Müslümanlar da o bölgede devam eden bir bölgesel kapışmanın etkisi altında maalesef 450 bin kişi yerinden, yurdundan edildi. Arakanlıların gidip üzerinde oturacakları bir kuru toprak parçası yok. Dünya duymuyor, komşusu olan ülkeler kapılarını kapatıyor, Türkiye’den başka kimsenin eli oraya uzanmıyor. Onun için çok büyük bir sorumluluk altında olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu bir millî sorumluluktur. El birliği ile çalışacağız.” 

(30.09.2017)

  • 2.jpg
  • 7.jpg
  • 5.jpg
  • 4.jpg
  • 3.jpg
  • 6.jpg
  • 1.jpg