BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ


"TÜRKİYE TARİHİ ESER KAÇAKÇILIĞINDA EN MAĞDUR ÜLKE"

Kültür ve Turizm Bakanı Avcı: "Türkiye tarihi ve kültürel eser kaçakçılığı konusunda da en çok mağdur ülkelerden biridir, belki de birincisidir çünkü Türkiye 200 yıldan beri ciddi manada yağmalanmıştır"

Bakan Avcı: "(Herakles Lahdi'nin iade kararı) Bu iyi örneğin dünyada tarihi eser kaçakçılığıyla mücadele konusunda bir dönüm noktası olmasını diliyorum"

Cenevre Üniversitesi Rektörü Flückiger: "Cenevre Üniversitesi olarak harika bir sanat eseri olan Herakles Lahdi'nin ait olduğu Türkiye'ye iade edilmesine katkıda bulunduğumuz için gurur duyuyoruz"


Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Türkiye'nin  tarihi ve kültürel eser kaçakçılığı konusunda dünyanın en mağdur ülkelerinden biri olduğunu belirterek, "Bu iyi örneğin (Herakles Lahdi'nin iade kararı), dünyada tarihi eser kaçakçılığıyla mücadele konusunda bir dönüm noktası olmasını diliyorum." dedi.

Anadolu kökenli Herakles Lahdi'nin ziyarete açılış töreni için İsviçre'nin Cenevre kentine gelen Bakan Avcı, lahdin Türkiye'ye iade kararını değerlendirdi.

Bakan Avcı, Türkiye'nin, dünyanın en büyük açık hava müzesi olduğuna işaret ederek, "Türkiye doğudan batıya, kuzeyden güneye pek çok medeniyetin buluştuğu ve dolayısıyla pek çok medeniyet birikiminin sergilendiği büyük bir açık hava müzesidir. Türkiye tarihi ve kültürel eser kaçakçılığı konusunda da en çok mağdur ülkelerden biridir, belki de birincisidir çünkü Türkiye 200 yıldan beri ciddi manada yağmalanmıştır. Bugün bile Avrupa'nın pek çok 'saygın kurumlarında' Türkiye'den kaçırılan eserlerin müzayedelerde satışa çıkarıldığını, hem de müzelerde sergilendiğini, hırsızlık malı olduğu biline biline sergilendiğini biliyoruz." dedi.

Cenevre Üniversitesinde, lahdin Türkiye'ye teslim töreni yapıldığını anımsatan Avcı, iadenin diğer kurum ve kuruluşlara örnek teşkil etmesi umudunu ifade etti. Avcı, "Bu iyi örneğin, dünyada tarihi eser kaçakçılığıyla mücadele konusunda bir dönüm noktası olmasını diliyorum. Biz gerek UNESCO'da gerekse başka uluslararası platformlarda bunun mücadelesini veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz." diye konuştu. 

Bakan Avcı, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Genel Direktörü Irina Bokova'nın da Cenevre'deki törene katılmasının "çok anlamlı bir mesaj" olduğunu söyledi.

Halklar Arasında Baki Olan Dostluktur 

Lahdin iadesinin Türkiye ile İsviçre arasındaki ilişkilere yansımasına da değinen Avcı, "Turizme ilişkin ilişkiler ve kültürel ilişkiler her zaman dostlukların kapısını açar. Halklar arasında düşmanlık olmaz. Zaman zaman siyasette bazı şeyler olabilir ama halklar arasında baki olan dostluktur. Bu dostluk da böyle güzel vesilelerle pekişir." ifadelerini kullandı.

Bakan Avcı, başta kendisinden önce görev yapan Kültür ve Turizm Bakanları olmak üzere lahdin Türkiye'ye iadesinde emeği geçen bakanlık bürokrasisine, ilgili genel müdürlere, daire başkanlarına, uzmanlara, büyükelçilere, bakanlık müşavirlerine ve medyaya teşekkür etti. 

Herakles Lahdi'nin eylül ayına kadar Cenevre'de sergileneceğini aktaran Avcı, tarihi eserin eylül ayı içerisinde Antalya'ya götürüleceğini kaydetti.

Lahdin Türkiye'ye İade Edilmesinden Gurur Duyuyoruz

Cenevre Üniversitesi Rektörü Yves Flückiger de Herakles Lahdi'nin Türkiye'ye iade edilmesinden büyük memnuniyet duyduklarını söyledi.

Flückiger, "Cenevre Üniversitesi olarak harika bir sanat eseri olan Herakles Lahdi'nin ait olduğu Türkiye'ye iade edilmesine katkıda bulunduğumuz için gurur duyuyoruz." dedi. 

Bakan Avcı'ya Cenevre Üniversitesi Arkeoloji Bölümünde sergilenen Herakles Lahdi'nin bulunduğu alanda eşlik eden Flückiger, üniversite olarak iade sürecinde avukatlar ve bilim adamlarıyla iş birliği yaptıklarını sözlerine ekledi. 

Bakan Avcı, temaslarda bulunmak üzere dün geldiği İsviçre'nin Cenevre kentinde, Anadolu kökenli Herakles Lahdi'nin ziyarete açılış törenine katılmıştı.

Törene, UNESCO Genel Direktörü Bokova'nın yanı sıra, Cenevre Kantonu Ekonomi ve Güvenlikten Sorumlu Bakanı Pierre Maudet, Cenevre Üniversitesi Rektörü Yves Flückiger, Cenevre Üniversitesi Sanat Hukuku Merkezi Müdürü Marc-Andre Renold, Cenevre Sanat Tarihi Müzesi Müdürü Jean-Yves Marin, Türkiye'nin Bern Büyükelçisi İlhan Saygılı, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi Nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Naci Koru, Dünya Ticaret Örgütü Nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Kemal Madenoğlu ve çok sayıda davetli katılmıştı.

Herakles Lahdi ve Türkiye'ye İade Süreci

Cenevre gümrüğünde 2010'da ele geçirilen ve Anadolu kökenli (Perge) olduğu tespit edilen Herakles Lahdi'nin Cenevre Başsavcılık Makamınca yürütülen soruşturma sonucunda Türkiye'ye iade edilmesine 2015 yılında karar verilmişti. Karşı taraf, konuyu üst mahkemeye taşıyarak iade kararına itiraz etmişti. Bir süre sonra karşı tarafın temyiz başvurusunu geri çekmesiyle lahdin Türkiye'ye iadesi önünde bir engel kalmamış ve karar kesinleşmişti.

Eserin Türkiye'ye iade süreciyle ilgili yapılan görüşmeler sonucunda, Herakles Lahdi'nin Cenevre Üniversitesinde 3 ay süreyle sergilenmesi, 3 ayın sonunda da (eylül ayı içinde) eserin Cenevre’den Antalya’ya naklinin sağlanması yönünde fikir birliğine varılmıştı.

Herakles Lahdi, yaklaşık 235 santimetre boyunda ve 112 santimetre genişliğinde ve 3 ton ağırlığında. Arkeoloji literatüründe “Torre Nove” olarak adlandırılan tipte “Küçük Asya Lahit” grubuna giren Herakles Lahdi'nin, Antalya'nın Aksu ilçesi sınırları içerisinde yer alan Perge antik kenti nekropolünde geçmiş yıllarda meydana gelen kaçak kazılarla bulunduğu ve yurt dışına kaçırıldığına ilişkin önemli delillere ulaşılmıştı. Lahit üzerinde Herakles'in 12 işi tasvir ediliyor.

(Kaynak: Anadolu Ajansı)

(20.06.2017)