Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yarın açılışı yapılacak, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın (CSO) yeni binasına ilişkin, "Salgından sonra biz burada hafta içi, hafta sonu çok düzenli konserlere imza atacağız, dünyada ses getiren konserlere imza atacağız, yurt dışından da birçok grubun buraya gelmesini sağlayacağız." dedi.
Bakan Ersoy, yarın açılışı yapılacak olan CSO'nun yeni binasında gazete, televizyon ve haber ajanslarının Ankara temsilcileri ile bir araya geldi.
Burada konuşan Bakan Ersoy, dünyanın yaklaşık bir yıldır büyük bir salgınla mücadeleyi sürdürdüğünü, bu süreçte Bakanlık olarak kültür-sanat alanındaki yatırımlara aralıksız devam ettiklerini söyledi.
Bir konsept değişikliğine gittiklerini, sadece bina restorasyonu veya yatırımı yapmadıklarını belirten Bakan Ersoy, buraların bir cazibe merkezi haline gelmesini, kültür ve sanatın tabana daha da yayılmasını istediklerini kaydetti.
Bakan Ersoy, bununla ilgili ilk çalışmayı İstanbul'da Beyoğlu Kültür Yolu Projesi ile yaptıklarını hatırlatarak, Galataport'tan Galata Kulesi'ne yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Galata Kulesi'ni 6 Ekim'de açtıklarını anımsatan Bakan Ersoy, 1967'de yapılan ağır restorasyon sonrası kulenin yeme-içme ve eğlence alanı olarak konumlandırıldığını ifade etti.
Restorasyon kapsamında kulenin içinden 8 bin kamyonetten fazla yük alındığını aktaran Bakan Ersoy, buranın artık müze ve sergi alanı olarak kullanıldığını, salgın dönemi olmasına rağmen ziyaretçi rekorları kırıldığını bildirdi.
Bakan Ersoy, Atlas Sineması ve İstanbul Sinema Müzesi binasındaki çalışmaların da bittiğini, burayı 28 Kasım'da açmayı planladıklarını ancak sinemaların geçici olarak kapanması nedeniyle beklediklerini vurguladı.
Bu binanın 1870'li yıllardan kaldığına işaret eden Bakan Ersoy, "Yaklaşık 150 yaşında bir bina ve biz onu özgünleştirdikçe, sonradan eklentilerini çıkarttıkça içinden bir hazine çıktı. Şimdi Sinema Müzesi'ni ayrı gezeceksiniz, Atlas Sineması'nın keyfini ayrı yaşayacaksınız ama sadece binayı görmek için bile gezmeniz gerekiyor." dedi.
Buranın Yeşilçam'ın yeni yuvası olacağını, bütün Yeşilçam'ın galalarının yapılacağını ifade eden Bakan Ersoy, Atlas Sineması'nın da baştan sona modernize olduğunu, son sinema teknolojisiyle donatıldığını aktardı.
Bakan Ersoy, sinemanın duayenlerinin burayı çok beğendiğini belirterek, "İnşallah yılbaşından sonra sinemacılarla birlikte coşkulu bir şekilde orayı da kültür-sanatın hizmetine vereceğiz." diye konuştu.
"Sümela Dört Dörtlük Hizmete Açılacak"
Yeni yıldan hemen sonra Mısır Apartmanı, Mehmet Akif Ersoy müze evindeki çalışmaların da tamamlanacağına işaret eden Bakan Ersoy, Atatürk Kültür Merkezi inşaatını da 2021'in ilk yarısında bitirmeyi planladıklarına değindi.
Çalışmalarının sadece İstanbul ve Ankara'yla sınırlı olmadığını ifade eden Bakan Ersoy, Bodrum Kalesi'nde ciddi bir restorasyonun yapıldığını, bazı yeni keşfedilen yerlerle buranın 2021 sezonunda açılmış olacağını anlattı.
Bakan Ersoy, Trabzon'daki Sümela Manastırı'nın restorasyonunun kendilerini zorladığına değinerek, şöyle konuştu:
"Orada sadece yapıyı restore etmiyorsunuz, doğayı restore ediyorsunuz. Bir de öyle bir sıkıntı var orada. Profesyonel dağcılarla çok zor şartlarda, koşullarda çalışıyorsunuz. Bütün o dağ akıyor tabii yıllar sonra... Kaç yüz yıllık yapı, dağ akıyor, o dağın akmasını engellemeniz lazım. Engellemeyeceğiniz yapıları da kontrollü bir şekilde aşağı almanız gerekiyor, çok sıkıntılı, çok zahmetli bir süreç. Ama başarıyla altından kalktık, önce birinci etabını, bu sene biliyorsunuz ikinci etabını, şimdi 2021 sonuna kadar da inşallah üçüncü etabını... Bu üçüncü etap yalnız bugüne kadar hiç ziyarete açılmamış yerler, yani biz aslında eski haline getirdik. Şimdi üçüncü etapta bugüne kadar hiç ziyarete açılmamış yerlerini de restore edip tamamen keşfedilmemiş bir yeri kalmayacak Sümela Manastırı'nın, dört dörtlük hizmete alınmış olacak."
"Eserler Son Teknolojiyle Korunuyor"
Ankara'da Resim Heykel Müzesi'ni şehir için anlamlı olan 27 Aralık'ta hizmete alacaklarını vurgulayan Bakan Ersoy, bu binanın yerin altında olan bir kısmının bulunduğunu, buraya resimleri korumak için son teknoloji depolar yaptıklarına değindi.
Buradaki eserlerin, sadece hırsızlığa karşı değil, yangın, iklim şartları gibi her türlü riske karşı son teknolojiyle korunduğunu belirten Bakan Ersoy, "Şimdi binanın restorasyonunu da tamamlayıp çevre düzenlemelerini de yapıp, Atatürk için anlamlı olan 27 Aralık günü inşallah hizmete alıyoruz, hep birlikte orada olacağız inşallah." diye konuştu.
Yarın hizmete açılacak Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın yeni binasına da değinen Bakan Ersoy, şu bilgileri verdi:
"Bu bina 62 bin 500 metrekare kapalı alanı var, 3 bölümden oluşuyor. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestramızın evi dediğimiz kısmı, onların bulunduğu çalışma ortamları, ofisleri ve çalışmalarını yaptıkları bölümler, bizim Güzel Sanatlara bağlı koroların olduğu ikinci bölüm, onlar yaklaşık ikisi de 7 bin 500'er metrekarelik. Esas performans alanlarının, salonların olduğu 21 bin 500 metrekare civarında bir performans bölgemiz var. Yaklaşık 25 bin metrekareden fazla da 800 araçlık bir otopark alanından oluşuyor."
"Salgın Kurallarını Uyguluyoruz"
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binasının konser salonunu bir kültür adası haline getirmeye karar verdiklerine işaret eden Bakan Ersoy, tarihi CSO binasını da hızlı bir şekilde restorasyona alacaklarını, burayı da müzik hayatının içinde tutacaklarını söyledi.
Bu bölgede CerModern'in, Devlet Opera ve Balesi'nin, Resim Heykel Müzesi'nin de bulunduğunu anımsatan Bakan Ersoy, burayı bir kültür vadisi haline getirmeyi amaçladıklarını vurguladı.
Bakan Ersoy, salgından dolayı CSO binasında seyrek olarak programların devam edeceğini aktardı. Bakan Ersoy, "Salon biliyorsunuz 2023 kişi kapasiteli, ama biz 300 kişiyle sınırlıyoruz, çok limitli alıyoruz. Salgın kurallarını da en katkı şekilde, dünyada uygulanmadığı kadar katı şekilde uyguluyoruz." dedi.
CSO'nun 92 kişilik orkestrasını 55 kişiyle sınırlandırdıklarını belirten Bakan Ersoy, şunları kaydetti:
"Salgından sonra biz burada hafta içi, hafta sonu çok düzenli konserlere imza atacağız, dünyada ses getiren konserlere imza atacağız, yurt dışından da birçok grubun buraya gelmesini sağlayacağız. O yüzden, dedim ya işletim modelini buraların değiştirdik, bir kamu işletmesi gibi düşünmeyin burayı, bir özel işletme gibi düşünün ve rekabetçi bir özel işletme gibi. Bu bizim yurt dışındaki de sesimiz olacak, yani Türkiye’deki gurumuz, yurt dışındaki de sesimiz olacak inşallah."
"Turnelere Götürmek İstiyoruz"
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz da bütün illerin CSO'yu ağırlamak istediğini ifade ederek, "Biz, salgın sonrasında gücümüz yettiğince CSO'yu Türkiye turnelerini inşallah daha sonra yurt dışına da götürmek istiyoruz. Hatta önümüzdeki yıl inşallah Brüksel'de BOZAR'da Yunus Emre Oratoryosunu götürmek istiyoruz, şimdiden görüşmeye başladık." diye konuştu.
CSO'nun dijital konserlerini de insanlarla buluşturmak istediklerine vurgu yapan Yavuz, bu konuda çalışmaların sürdüğünü sözlerine ekledi.
(02.12.2020)