BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ


CUMHURBAŞKANLIĞI KÜLLİYESİ'NDE "ATATÜRK'Ü ANMA TÖRENİ" DÜZENLENDİ

6.jpg

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: "Cumhuriyeti yüceltmek için tüm tarihimizi yok saymaya kalkanlar bize göre kendi geçmişlerinden utananlardır."

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Bir bütün içinde düşüncelerinden eserlerine Mustafa Kemal Atatürk'ü anladığımız sürece, ona, silah arkadaşlarına ve onların ardında kenetlenerek bize istiklalimizi kazandıran aziz milletimize karşı vefa borcumuzu, hakkıyla ödemeye başlamış oluruz."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cumhuriyeti yüceltmek için tüm tarihimizi yok saymaya kalkanlar bize göre kendi geçmişlerinden utananlardır." dedi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Kasım dolayısıyla Anıtkabir'de düzenlenen törenin ardından Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdiği "Atatürk'ü Anma Töreni"nde katılımcılara hitap etti.

Konuşmasına tüm katılımcıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi, ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün 81'inci yıl dönümü. Bu vesileyle Gazi Mustafa Kemal'i ve onunla birlikte ahirete irtihal etmiş tüm kahramanlarımızı, gazilerimizi ve şehitlerimizi rahmetle, şükranla yad ediyorum." diye konuştu.  

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bin yıldır bu toprakları vatan yapmak için her alanda çalışan, mücadele eden, katkı sağlayan herkesi tazimle yad ettiğini belirterek, şunları söyledi:

"Maziden atiye giden bu yolculukta ülkesine ve milletine verdiği hizmetlerle adını tarihe altın harflerle yazdıran tüm güzel insanlar yüreğimizde hep yaşayacaktır. Türk tarihini binlerce yıllık devamlılığı içinde kavramak yerine hala bir asra sıkıştırmaya çalışan ideolojik bir zihniyetle karşı karşıyayız. Üstelik bunların arasında siyasetçilerin de bulunuyor olması gerçekten üzüntü vericidir. Cumhuriyeti yüceltmek için tüm tarihimizi yok saymaya kalkanlar bize göre kendi geçmişlerinden utananlardır. Gazi Mustafa Kemal'in hizmetlerini anlatmak için ondan önceki tarihimize kin kusanlar da aynı şekilde Atatürk maskesi takarak bu millete olan husumetlerini gizlemeye çalışıyorlar. Ne Atatürk'ü ne de Cumhuriyeti bu istismarcı zihniyetin insafına terk etmedik, etmeyeceğiz."

Cumhurbaşkanlığı forsunda sembolleştirdikleri 2200 yılı aşkın devlet tarihinin, Selçuklu ve Osmanlı başta olmak üzere en büyük gurur ve güven kaynakları olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bundan bir asır önce İstiklal Harbini başlatarak  Anadolu topraklarına gömülmeye çalışılan milletimizin önünde yeni bir ufuk açan Gazi Mustafa Kemal Atatürk de bu milletin en önemli değerlerinden biridir. Her fani gibi Atatürk'ün yaptığı işlerin de eksikleri, fazlaları olabilir. Bunlar işin ehli kişiler tarafından konuşulabilir, tartışılabilir ama bu durum tarihi bir şahsiyet olarak kendisinin milletimizin gönlündeki yerine asla halel getirmez. Milli mücadelenin başlangıcının 100'üncü, Gazi'nin ebediyete irtihalinin 81'inci yıl dönümünde hala bu konuları konuşmamız üzüntü vericidir. Atatürk'e ve Cumhuriyetimize yapılacak en büyük katkı ülkemizin içinden geçtiği şu kritik dönemde birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize, özellikle de 2023 hedeflerimize sıkı sıkıya sahip çıkmaktır."

"Eskiler 'bal bal diyerek ağız tatlanmaz' derlerdi." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sürekli Atatürk denilerek onun mirasına sahip çıkılamaz, sürekli cumhuriyet denilerek cumhuriyet güçlendirilemez. Bu yıl 96'ncı yıl dönümüne ulaştığımız Cumhuriyetimize en büyük katkıyı şahsımın başında bulunduğu hükumetler yapmıştır. Biz bu kavramın lafla istismarını yapmadık sadece icraatımızla hakkını vermeye çalıştık." değerlendirmesinde bulundu. 

Erdoğan, Cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanların 10 katına kadar hayata geçirilen hizmetlerle bu icraatları uygulamaya koyduklarını belirterek "Hayatları boyunca Türkiye'nin büyümesi, kalkınması, gelişmesi için tek bir çivi dahi çakmamış kişilerin ağızlarından çıkan cumhuriyet ve Atatürk sözü koskoca bir yalandan ibarettir. Ülkemizde yıllardır en büyük ticaret Atatürk ve cumhuriyet ticaretidir. Bu kavramlar önde perde gibi kullanılarak arkada ülkemizin yıllarca demokratik ve ekonomik olarak nasıl sömürüldüğünü en iyi milletimiz biliyor." diye konuştu. 

Kendilerine olan düşmanlığın en önemli sebeplerinin, bu kirli ticareti ifşa etmeleri ve bunun önüne geçmeleri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Buna rağmen hala aynı kafayla kendi tarihine, kültürüne, medeniyetine küfretmeyi marifet sananların ortada dolaşıyor olması henüz işimizin bitmediğini gösteriyor. Tıpkı son teröristi imha etmeden terörle mücadelemizin sona ermeyeceği gibi tarihimize ve kültürümüze husumet besleyen son müstevli kafalıyı da aydınlatmadan bu mücadelemiz bitmeyecektir." dedi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Türkiye'nin geçtiği tarihi süreçte iktidarıyla, muhalefetiyle, bilaistisna her kesimden insanımızla ne yapmamız gerektiğini Gazi Mustafa Kemal'in şu sözü gayet güzel açıklıyor, 'Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır.' Evet bugün ülkemizdeki hiçbir bireyin sadece kendi çıkarını, kendi hesabını, kendi kârını düşünme lüksü yoktur. Hep birlikte önce ülkemizin bu cendereden güçlenerek çıkması, ardından da hedeflerine ulaşması için çalışmamız gerekiyor. Bu mücadeleyi her bir insanımız kendi bulunduğu yerde, kendi bulunduğu mevzide, her vazifesinde, kendi sorumluluk alanında verecektir. Daha açık konuşmak gerekirse hepimiz de işimizi en iyi şekilde yapacağız. Vatan sathının her bir karışında bunu başardığımızda Allah'ın izniyle ülkemizin üstesinden gelemeyeceği hiçbir meselesi yoktur."

Türkiye'nin asıl gücünün, ne topu, ne tüfeği, ne süngüsü olduğuna vurgu yapan Erdoğan, Türkiye'nin asıl gücünün insanımızın birliği, beraberliği, kardeşliğidir ve bundan kaynaklanan cesareti olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına, vefatının 81'inci yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla yad ettiğini belirterek son verdi ve "Bin yıldır bir gül bahçesine düşercesine toprağa düşen tüm şehitlere, kahraman gazilere Allah'tan rahmet diliyorum." dedi.

Bir Milletin Lideri Haline Gelmek O milletin İradesine Hizmet Etmekle Mümkün

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da, törende yaptığı konuşmada, bir milletin lideri haline gelmenin, o milletin iradesine hizmet etmek, o irade tecelli etsin diye mücadele vermekle mümkün olduğunu söyledi.

Bakan Ersoy, Kurtuluş Savaşı'ndan Cumhuriyetin ilanına giden süreçte, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün her zaman vurguladığı mutlak gerçeğin, "milleti arkasına almadığı müddetçe hiç kimsenin başarı sağlayamayacağı, hiçbir mücadelenin kazanılamayacağı" fikri olduğunu kaydetti.

Bakan Ersoy, şöyle konuştu:

"O, milletinin bir ve beraber olduğu müddetçe, her türlü baskıyı, zorbalığı, işgali ve ihaneti bertaraf edeceğinden bir an olsun şüphe duymamış ve aziz milletimiz de Atatürk'ü bir an olsun hayal kırıklığına uğratmamıştır. Cumhuriyetin ilanının ardından, milletinin iradesini, çalışmalarının ve icraatlarının da merkezine koyan Atatürk, bu temel üzerinde, milli ve manevi değerleriyle yükselen bir ülkenin inşasını başlatmıştır. Türkiye'nin geleceğinin şekillendirilmesinde gerekli adımları atarak, izlenecek yol ve yöntemleri açıkça ortaya koymuştur. Bu yol çağın gereklerini takip etmek, milli kimliğimize, görkemli tarihimize ve kadim devlet geleneğimize yakışacak, çıtayı kendimizin belirlediği güçlü bir geleceği inşa etmekle mümkündür."

Mustafa Kemal'i Anlamak Sorumluluğundayız

Tarihin, tüm detaylarıyla öğrenmeye ve bu sayede doğru ve eksiksiz anlamaya en çok ihtiyaç duyulan ilim olduğuna dikkati çeken Bakan Ersoy, "Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını ezberlemek değil anlamak sorumluluğundayız. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadeleriyle, 'Gazi'nin mücadeleci ve kurucu vasıflarını gençlerimize ve çocuklarımıza iyi anlatmalıyız.' Bir bütün içinde, düşüncelerinden eserlerine Mustafa Kemal Atatürk'ü anladığımız sürece, ona, silah arkadaşlarına ve onların ardında kenetlenerek bize istiklalimizi kazandıran aziz milletimize karşı vefa borcumuzu, hakkıyla ödemeye başlamış oluruz." diye konuştu.

Aralıksız Çalışmaya Devam Edeceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde, devletin uyguladığı insan merkezli, hak ve adalet temelindeki politikaların, istiklaline ve istikbaline yönelen tehditlere ve oyunlara karşı sarsılmaz bir irade ve kararlılıkla verilen mücadelenin devam ettiğini kaydeden Bakan Ersoy, millet iradesinin tecellisine yönelik icraat ve uygulamaların, 96'ncı yılı büyük bir coşkuyla kutlanılan Cumhuriyetin özünü teşkil eden ruhun, ilk günkü kadar canlı ve güçlü olduğunu vurguladı.

17 yıldır savunma sanayisinden ekonomiye, eğitiminden kültür ve sanata üreterek, geliştirerek millileşen ve büyüyen Türkiye'nin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde sözde değil gerçekten yürümenin sonucu olduğunu belirten Ersoy, şunları kaydetti:

"Bizler, milletimizle omuz omuza 2023 hedeflerimize ilerlerken, Cumhuriyetin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile paylaştığımız bu ortak ruhu, bizden sonraki nesillere emanet edecek, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuruluşundaki ideallerle, güçlü ve lider bir geleceğe taşımayı sürdüreceğiz. Vefatının 81'inci yıl dönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha saygı ve rahmetle anıyorum. Kendisine, silah arkadaşlarına ve aziz şehitlerimize borcumuzu, Türkiye'yi dünyanın lider ülkelerinden biri yaparak ödemek için aralıksız çalışmaya devam edeceğimizi huzurlarınızda bir kez daha belirtmek istiyorum."

Milli Varlığımıza Düşman Olanlarla Dost Olmayalım

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammet Hekimoğlu ise Türk milletinin Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde 100 yıl önce "Ya istiklal ya ölüm" şiarıyla yola çıktığını hatırlattı.

Hekimoğlu, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun, Mustafa Kemal Atatürk'ün "Dünyanın bize hürmet göstermesini istiyorsak, ilk önce bizim kendi benliğimize ve milletimize bu hürmeti hissi, fikri ve fiili olarak, bütün davranış ve hareketlerimizle göstermemiz gerekir. Bilelim ki, milli benliği bulmayan milletler, başka milletlerin şikarıdır. Milli varlığımıza düşman olanlarla dost olmayalım." sözlerini düstur edindiğine işaret etti.

Kurumun yürüttüğü başlıca projelere değinen Hekimoğlu, kültürde ve tarihte iz bırakmış 100 şahsiyetin hayatının Arapça, Fransızca, Almanca ve Rusça gibi dillerde yazılması projesini başlattıklarını belirtti.

Türk Musikisi Bestekarlarının Külliyatlarını Yayımlama Projesine, bestekar merhum Cinuçen Tanrıkorur'un eserlerini basarak başladıklarını dile getiren Hekimoğlu, "Mustafa Kemal Atatürk'ün 1936'da Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunun kuruluşuyla ilgili TBMM'de yaptığı konuşmasında işaret ettiği, milli bir akademiye dönüşme gayesi ana hedefimizdir." dedi.

Törene, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler de katıldı.

(10.11.2019)

  • 2.jpg
  • 13.jpg
  • 9.jpg
  • 3.jpg
  • 7.jpg
  • 4.jpg
  • 11.jpg
  • 1.jpg
  • 8.jpg
  • 5.jpg
  • 6.jpg
  • 10.jpg
  • 14.jpg
  • 15.jpg
  • 12.jpg