Bakan Ömer Çelik: “Perge’de yapılan kazılarda ortaya çıkan eserler Antalya’nın sahip olduğu tarih ve kültür potansiyelini bir adım ileri götürdü.”
Bir dizi etkinliğe katılmak için Antalya’da bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Antalya Müzesini ziyaret etti.
Perge Antik kentinden son iki yıl içinde çıkarılan heykellerin sergilendiği bölümü detaylı bir şekilde inceleyen Bakan Ömer Çelik, Antalya’da 2013 ve 2014 yılları arasında yapılan kazılarda çok önemli tarihi eserlerin çıktığını belirtti.
“Caracalla’nın Tek Heykeli Antalya Müzesinde
“Perge Antik Kenti’nde 2013-2014 yıllarında özellikle Batı Caddesi’nde yapılan kazılarda çok önemli tarihi eserler ortaya çıktı.
Antalya’nın sahip olduğu tarih potansiyelini, kültür potansiyelini bir adım ileri götüren eserler bunlar. Antalya turizm açısından, yabancı ziyaretçi açısından çok önemli bir kent. Ama aslında kültürel açıdan, kültürel mirasa sahip olması bakımından da çok kıymetli bir kent. Ve her sene kültürel mirasının potansiyeli konusunda yeni aşmalar kaydediyoruz, yeni çalışmalar buluyoruz.
Özellikle son iki yıldır Perge Antik Kenti’nin Batı Caddesi’ndeki kazılara ciddi miktarda kaynak aktardık. Bunlarla ilgili olarak pek çok çalışma yapıldı bu çalışmanın neticesinde burada gördüğünüz heykeller ortaya çıktı. Özellikle buradaki İmparator Caracalla’nın heykeli imparatorun tek heykelidir. Bu eserlerin bir çoğu sadece son iki yıl içinde Batı Caddesi’nde yapılan kazılarda ortaya çıkmıştır.
Bu müzenin içindeki her eser Batı tarihi açısından da önemli. Batı medeniyetini Anadolu coğrafyasına bağlayan kültürel bir köprü işlevi var. Bu çalışmalar bakımından da bu eserlerin tek tek tanıtılması, daha ileri bir noktada, Doğu-Batı arasındaki ortak mirası vurgulaması açısından önemlidir.
Etrafımızda IŞİD diye bir terör örgütü var. Bu terör örgütü insanlığın gördüğü en büyük belalardan bir tanesidir. Maalesef bu örgüt İslam’ın ve Müslümanların sembollerini kullanarak hem insanları katlediyor hem de tarihsel mirası yok ediyor. Bu tarihsel mirasın yok edilmesi karşısında defalarca çağrı yaptım. Özellikle UNESCO Direktörü Bokova ile New York’ta özel bir görüşme yaptım Irak ve Suriye’deki tarihsel mirasın korunması ile ilgili.
Bu tarihsel miras şu anda iki şekilde tahrip ediliyor. Bir tanesi IŞİD denilen terör örgütü gibi barbarların eliyle katlediliyor. Bir diğeri de Batı ülkelerinden gelen kaçakçılar, bu eserleri çalıyorlar ve bu eserler yok oluyor. Muhtemelen biz bunların bir kısmını 50-100 sene sonra bir takım Batı müzelerinde göreceğiz. Bunlar halbuki kendi coğrafyamızın ortak değeri ortak eserdir.
Bizim önemsediğimiz bir konu da, kültürler ve medeniyetler arası savaşın bu kadar çok konuşulduğu bir dönemde bu eserlerin, aslında Batı düşüncesini Anadolu’ya, Anadolu’yu Batı düşüncesine bağlayan köprüler olmasıdır. Bu bakımından da kıymetlidir. Bundan sonrasında Antalya’nın turizm tanıtımında bu eserlerin tek tek tanıtılmasına daha büyük bir önem vereceğiz.
Bu müzenin genişletilmesiyle ilgili olarak yan taraftaki alanın buraya kazandırılması için yeni bir girişimde bulunacağız. İnşallah önümüzdeki dönemde hem Perge’ye hem de Antalya’daki diğer antik kentlere daha çok kaynak aktaracağız. Bu kaynaklarla iki yıl içinde bu kadar eserin ortaya çıkarılması Antalya’nın sahip olduğu potansiyeli gösteriyor. Bundan sonrasında yeni sürprizlerimiz olacak. Özellikle bu salondaki eserlerin bazılarının başka bir benzeri yok. Bu bakımdan da çok kıymetliler. Bu eserlerin dijital ve diğer ortamlarda tanıtımına özel önem vereceğiz.”